Bedenimiz konuşuyor !!!!






  İletişimde beden dilinin % 60, ses tonumuzun %30, kelimelerin %10 önem taşıdığı analizinden yola çıkarsak,  asıl önemli olanın ne söylediğimiz değil nasıl söylediğimiz gerçeğidir.


Sözlü iletişimin en büyük dinamiklerinden olan beden dili, anlatmak istediklerimizin doğru anlaşılması ya da karşı taraftan anlaşılan düşünce ve duygunun bizim tarafımızdan anlatılan mı olduğu denklemini içerir.


İş hayatından  özel yaşamamıza, siyasetten  sanata kadar her alanda beden dilini, ses tonunu doğru kullanmak açık ve doğru bir iletişime geçmek için en önemli iletkendir.


Beden dili jest ve mimiklerden oluşur. Yüz kaslarının kullanımı mimikleri, el, ayak,kol, bacak , baş kullanımı da jestleri ifade eder.


Aşina olduğumuz bazı beden dillerine bir göz atalım.                              

                                  Sahte gülüş nedir ?


Yapılan araştırmalar beynimizin sahte gülüşü hemen anladığını , kısacası beynimizin bu gülüşe kanmadığını söylüyor.Hiç tahmin etmediğimiz bir bilimsel detay ise sahte gülüşün tarihçesi bile var. 19. yüzyılda nörojolist Guillaume Duchenne iki farklı gülüş tipi olduğunu ortaya çıkardı.Sadece ağız kaslarının hareket ettiği gülüş sahte gülüş, ağız kasları ile birlikte göz kenarlarının da hareket ettiği gülüş gerçek ve içten gülüş olduğu belirtildi.




                                 Açık avuç içi 



                          


Siyasetçiler beden dili kullanımı konusunda oldukça başarılıdırlar. Etkilemek istedikleri hedef kitleri ile başarılı bir etkileşime geçmek için de sık sık bedenin nimetlerinden faydalanırlar. Açık avuç içi özellikle , iletişime açık olmak, ikna etmek ve doğru söylemenin bir ifadesi olarak adlandırılmaktadır.




                                          Kapalı kollar


Ellerimiz ve kollarımız en çok kontrol etmekte zorlandığımız jestlerin başında gelir. Beden dilini okurken sadece tek bir jest üzerinden hareket edilmesi iletişim yanlışlarına neden olmaktadır.

Soğuk bir havada bu hareket üşüme belirtisi olarak tanımlanabilirken, kimi zamanda sıkılmayı, araya mesafe koymayı ve iletişime kapalı olmak anlamında da tanımlanabilir.


Hiç yorum yok